List

Spoiler alert: Bu yazı Perseidler hakkında herkesin aklına gelecek birkaç soruya ve rasathanede etkinlikler konusunda merak edilenlere cevap niteliğinde olup, azıcık uzundur! Okumaya üşenenler 12 Ağustos ve 13 Ağustos akşamlarında rasathaneye gelsin. Ama “Buraya kadar geldim, hiç göktaşı göremedim!” diye bozulmaca yok!

Bu gece Perseid göktaşı yağmurlarının maksimum gecesi. Gökten başımıza taş mı yağacak? Evet yağacak ama tam olarak başımıza değil! Neyse ki atmosferimiz var (zaten olmasa bu satırları nasıl yazacağım, nasıl olup da olacağım gibi pek çok varoluşsal soru bu önermenin beraberinde geliyor) ve bu göktaşlarının (irili ufaklı çakıl taşları büyüklüğünde taşlar) çok büyük bir bölümü atmosferimizde yanıyor ve biz bu yanma izini gözlüyoruz. “Aaaa bak yıldız kaydı” dediğimiz şey de bu! Halbuki onlar yıldız değil taş, zaten yıldızlar da kaymaz!

Peki niye bu gece ve nereden bilyoruz bu gece maksimum olacağını? Çünkü bu taşlar 109P Switft Tuttle kuyrukluyıldızının yörüngesi ile bizim yörüngemizin kesiştiği yere bu kuyrukluyıldıızn eski geçişlerinde bıraktığı döküntüler. Zira kuyrukluyıldız (aslında onlar da yıldız değil, daha ziyade onları içinde taş-toprak bulunan devasa buz topları olarak düşünebilirsiniz) yörüngesi üzerinde ilerlerken buzun bir miktarı Güneş’in ışınım basıncı ve sıcaklığıyla eriyor ve içindeki taş-toprak materyalin bir kısmı da serbest kalıyor. Kuyrukluyıldız her geçişinde sürekli olarak yörüngesi üzerine bu şekilde “döküntü” bırakarak ilerliyor. 109P Swift Tuttle’ın yörüngesi bizimkiyle kesişiyor ve bu kesişme noktasına biz her yıl 12 Ağustos’ta geliyoruz, zira yörüngemizin her noktasından yılın hep (çok iyi bir yaklaştırmayla) aynı zamanlarında geçiyoruz. E haliyle bu noktaya gelince de bu taş-toprak döküntü atmosferimize giriyor ve yanıp iz bırakıyor. Neyse ki bu noktaya biz ve kuyrukluyıldız aynı anda denk gelmiyoruz, o takdirde ne olacağını hepiniz tahmin edersiniz ama her iki yörünge de çok iyi bilindiğinden bu tehlikenin olmadığını hemen söyleyelim, insanlar korkmasın.

Peki bu taş-toprak arasında kafamıza hakikaten düşecek ve yana yana bitmeyecek kadar büyük boyutlular olabilir mi? Çok düşük ihtimal. Zira bu bir kuyrukluyıldız kalıntısı ve biz bu döküntünün içinden defalarca geçtik. Öyle ki bu döküntünün neden olduğu göktaşı yağmurunda artık çok fazla göktaşı da göremez, gözleyemez olduk. Saatte 100’e kadar sayabilirsiniz diyoruz ama bu en iyi koşullarda (tüm göktaşlarının başucunuzdan geçtiği ve şehir ışıklarından uzakta karanlık bir gökyüzünde gözlem yaptığınız varsayıldığında) sayabileceğinz rakam. Şehir içinde bu sayı birkaç’a kadar düşebilir. Daha karanlık bir yerde (ve sabırlı bir gözlemci için) kabaca 20-30 oluyor.

Adı neden Perseid? Çünkü bu döküntünün gökyüzünde karşılık geldiği izdüşüm noktasının arkasında (ama bayağı arkasında yani böyle ışık yıllarca falan arkasında) “Kahraman” yani “Perseus” takımyıldızı var. O yüzden göktaşları sanki o noktadan saçılıyormuş gibi görünüyor ama bu “Google Sky Map’ten bu takımyıldızı bulayım da gözümü oraya dikeyim, o zaman en çok görürürüm” anlamına gelmiyor. Gökyüzünde tam bu noktadan aşağya doğru birinin bir avuç taş attığını düşünün. Taşlar saçılacak, uzağa doğru saçılanlar atmosfere biraz daha geç ve düşük hızlarla, saçılma noktasının daha ilerisindeki noktalardan girecekler; yanmaları uzun sürecek ve daha rahat izlenecekler, tam bu noktadan girenlerse hızla girecek ve kısa izler bırakacklar. Taş ne kadar büyükse yanması o kadar uzun sürüp, izi de o kadar görkemli olacak!

Şimdi heyecanlanıp yollara düşmeyin lütfen. Meteor yağmurunu her yerden (balkonunuzdan bile) izleyebilirsiniz. Önerimiz gidebileceğniz en karanlık yerden izlemeniz! Teleskoba gerek yok, hatta teleskopla elde edebileceğniz hiçbir şey yok, zira teleskop çok dar bir alan görür ve göktaşları her yerden geçebilir! Bu kadar kısa sürede teleskobu göktaşının geçtiği yere çevirme imkanı falan yok (sizin için de bizim için de!).

Peki biz rasathanede ne yapıyoruz? Etkinliğimize katılanlara “Göktaşı Yağmurları ve Dünya’ya Çarpma Olasılığı Bulunan Cisimler” hakkında bir sunumla bilgi veriyoruz, oraya kadar gelenlere teleskoplarımızla başka cisimleri (bu gece Ay yok, neyse ki yok! Satürn ve birkaç çift sistem var menüde) gözletiyoruz. İnsanlar yerlere ya da getirdikleri şezlonglara uzanıp gökyüzüne başlarını çeviriyor ve geçen göktaşlarını saymaya çalışıyorlar. Bunu herhangi bir yerden de yapabilirsiniz şüphesiz! Hatta rasathane ciddi ışık kirlliliğinden muzdarip, dolayısı ile daha karanlık bir yerde daha sönük göktaşlarını da görme şansınız olacağı için daha çok sayarsınız.

Eğer bir taşın atmosfere girip yanmasıyla aynı anda tutacağınız bir dileğin gerçekleşeceğine inanıyorsanız (bunda serbestsiniz, insanlar nelere inanıyor!) gece tam bu gece. Dileklerinizi çeşitlendiririn ve araya olasılığı yüksek olan birkaç tane de serpiştirin ki en az biri mutlaka gerçekleşsin. Bu kuvvetle muhtemel geçen göktaşından bağımısız olacak ama olsun. Özellikle gece yarısından sonra, sabahın serin saatlerine doğru, gökyüzüne başınızı çevirin ve sabırla birkaç saat bakın (boynunuzun tutulmasını istemiyorsanız bir yerlere uzanarak yapın bunu), görmemenize imkan yok! İsteyen herkesi Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi’nin randevu almaya gerek duyulmadan (bodoslama!) gidilebilen 12 ve 13 Ağustos 2015 gecelerindeki etkinliklerine çağıyoruz. Ayrıntılı bilgiyi burada bulabilirsiniz. Herkese iyi gözlemler…

  Posts

June 8th, 2018

KPS-1b: Bir Ötegezegen Keşfinin Hikayesi

Amatör astronomlar ötegezegen keşif projelerine hem gözlemleri, hem de analizleriyle katkıda bulunmaya 2000’li yılların ortalarından itibaren başlamışlardı. Yale Üniversitesi’nden Prof. […]

May 4th, 2016

9 Mayıs 2016 Merkür Geçişi

Gezegenlerin Güneş’in önünden geçişleri her zaman önemli birer gökolayı olarak kabul edilir. Konumları gereği Güneş’le aramızdan sadece Güneş’e Dünya’dan daha […]

January 24th, 2016

9. gezegen bulundu mu? Messi bu gezegenden gelmiş olabilir mi?

Bu hafta gerek yerel, gerek uluslararası basına yansıyan önemli bir duyuru yapıldı. Caltech’ten iki gökbilimci Konstantin Batygin ve Mike Brown, […]

August 12th, 2015

Perseidler: Ne Görürürüm, Nasıl görürürüm, Kaç tane sayarım?

Spoiler alert: Bu yazı Perseidler hakkında herkesin aklına gelecek birkaç soruya ve rasathanede etkinlikler konusunda merak edilenlere cevap niteliğinde olup, [...]
August 3rd, 2015

“Premier League” Başlarken 2016-2017

  Yaz bitti. Mevsim olarak bitmemiş olabilir ama futbolseverler (hastaları mı desem acaba?) için bitti. Futbolsever diyorum, o yüzden de […]

December 13th, 2014

Astronomların Rüya Takımı – II

Yedekler Kaleci, 12. Aristarchus (Yunanistan) Evrenin merkezinin Yer değil, Güneş olması gerektiğini ilk öneren kişi Samos’lu Aristarchus’tur. M.Ö. 3. yüzyılda [...]
December 13th, 2014

Astronomların Rüya Takımı – I

İlk 11 Belki 30 yıldır futbol izliyor, en az 20 yıldır okuyor ve 10 yılı aşkın bir süredir de astronomi […]